featured
  1. Haberler
  2. Haberler
  3. Türkiye’de Organ Bağışı ve Nakil Sayıları Düşüşte

Türkiye’de Organ Bağışı ve Nakil Sayıları Düşüşte

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Pandemi sonrası Türkiye’de organ bağışı ve organ nakli sayılarının hızla düştüğü gözlemleniyor. Acıbadem Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, bu konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İnsan hayatının kutsallığına dikkate alındığında, organ bağışının toplumda gösterilen duyarlılığın en önemli göstergelerinden biri olduğu vurgulanıyor.

Sağlık Bakanlığı’nın Ekim 2024 verilerine göre, Türkiye’de 25,246 hasta böbrek nakli, 2,650 hasta karaciğer nakli ve 1,477 hasta kalp nakli bekliyor. Akciğer, ince bağırsak gibi diğer organların nakilleri için bekleyen hastalar da eklendiğinde, toplamda 33,498 hastanın organ bağışı için umut taşıdığı ortaya çıkıyor. Ancak, Sağlık Bakanlığı’nın son 12 yıllık verileri, beyin ölümü gerçekleşen 23 bini aşkın kişiden yalnızca %23’ünde organ bağışı yapıldığını gösteriyor. Ayrıca, istatistikler ülkemizdeki organ bağışının 2018 yılından bu yana yarı yarıya düştüğünü ortaya koyuyor. 85 milyon nüfusa sahip ülkede, bir yılda yalnızca 300 kadar organ bağışı gerçekleştirildiği belirtiliyor.

Kadavra Bağışının Düşüklüğü

Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, Türkiye’de kadavra bağışının son derece düşük olmasının organ nakillerinin çoğunun canlı vericilerden yapılmasına yol açtığına dikkat çekiyor. “2024 yılı esas alındığında, ülkemizde böbrek ve karaciğer nakillerinin %90’ının canlı vericilerden yapılması ve kadavra bağışının yalnızca %10 gibi düşük bir oranda kalması çok üzücü bir durumdur” diyor.

Organ Bağışıyla İkinci Bir Yaşam Şansı

Bekleme listelerindeki ölüm oranları göz önüne alındığında, organlara ihtiyacı olan kişilerin hayata tutunmalarının tek yolunun organ bağışı olduğu vurgulanıyor. Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, “Organ bağışı konusundaki duyarlılık, bir ülkenin temel medeniyet göstergelerinden biridir. Hassasiyet ve kararlılıkla yaklaşarak, organ nakli ihtiyacı olan kişilere ikinci bir yaşam şansı sunma imkanına sahibiz. Bir gün kendimizin veya bir yakınımızın benzer bir sorunla karşı karşıya kalması durumunda ne yapacağımızı düşünerek hareket etmek, karar verme sürecimizi kolaylaştıracaktır” şeklinde konuşuyor.

Dünyadaki Zorlu Vakalar Ülkemizde Nakil Oluyor!

Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, Türkiye’de gerek erişkin gerekse çocuk hasta gruplarında gerçekleştirilen nakillerde oldukça yüksek başarı oranları elde edildiğine dikkat çekiyor. “Bu başarılar, tüm dünyaca bilindiği için her yıl önemli bir kısmı zorlu vaka olan çok sayıda yabancı hasta nakil olmak için ülkemize geliyor. Yurt dışından gelen bu hastaların büyük bir kısmının organ nakli açısından zor vakalar olması da dikkat çekici. Ülkemiz, canlı vericili organ naklinde çok başarılı olsa da, önemli olan kadavra bağışının artırılmasıdır” diyor.

Kadavradan Organ Bağışını Artırmak

Organ bağışında esas hedefin kadavradan organ bağışını artırmak olduğunu belirten Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, “Her canlı vericili ameliyat için sağlıklı bir birey de ameliyat ediliyor. Vericinin güvenliği her zaman öncelik taşırken, bu tür operasyonların gereksiz yere yapılmaması organ nakli ekiplerinin en büyük arzusudur. Kadavra bağış oranları, bir ülkenin toplum sağlığı konusundaki duyarlılığının en temel göstergelerindendir. Her hastanın uygun canlı verici bulamadığı durumlar, kalp gibi bazı organları bekleyen hastalarda canlı verici şansının olmaması ve bekleme listelerindeki yüksek ölüm oranları, bu duyarlılığın yaygınlaştırılmasını zorunlu kılmaktadır” şeklinde ifade ediyor.

Yetersiz ve Yanlış Bilgiler

Ülkemizde organ bağışının düşük olmasının en temel nedeninin yetersiz ve yanlış bilgiler olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, “Örneğin, beyin ölümünün ne anlama geldiği hakkında yeterli bilgiye sahip olunmamakta. Beyin ölümü, ‘beyin fonksiyonlarının geri dönüşsüz bir şekilde tamamen durması’ anlamına geliyor. Beyin ölümü yaşayan kişi tıbben ölü kabul edilir ve diğer organları yoğun bakımdaki makine desteğiyle sadece kısa bir süre canlı tutulabilir. Organ nakli de ancak bu süre zarfında gerçekleştirilebiliyor. Bu süreç, organ bağışı için kullanılabilecek çok önemli bir dönemdir” bilgisini veriyor.

Prof. Dr. Hamdi Karakayalı, Türkiye’nin organ bağışından nakline kadar olan süreçte dünyaca kabul edilmiş en güvenli ülkelerden biri olduğunu belirterek, organ nakli sisteminin sıkı denetim altında ve şeffaf bir yapı olduğunu vurguluyor.

(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Türkiye’de Organ Bağışı ve Nakil Sayıları Düşüşte
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Kıbrıs Sağlık Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Verified by MonsterInsights